Bedenler fanidir ancak açılan aydınlık yolların ve ufku sınırsız engin düşüncelerin bir ömrü yoktur; onlar ilelebet yaşarlar. Türk milletine açtığı aydınlık cumhuriyet yolu ve bizleri her daim ilerlemeye teşvik eden fikirleri ile Atatürk, her Türk evladının kalbinde yaşıyor. Kendisinin de dediği gibi, "Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir." Bizler onu anlıyoruz, hissediyoruz, onun fikirlerini hayata tatbik etmeye gayret gösteriyoruz… Gösterdiğimiz gayret, büyük bir vefanın semeresi olarak milletimizin benliğine sirayet etmiştir. Çünkü; dâhilî ve haricî bedhahlara karşı, bu milletin yekpare siper olmasındaki kenet mili olan Atatürk’e ve silah arkadaşlarına taşıdığımız vefa borcumuzu, vatanımız için gösterdiğimiz bu gayretle ödeyebiliriz… Ecdadımızdan aldığımız millî ruh ve cesaretle; bugün vatanımızın bir karış toprağına korkusuzca can verebilmeyi, ilim ve fende muasır medeniyetlerle boy ölçüşebilmeyi, Cumhuriyetimizin pâyidar kalabilmesi için önce birey, sonrasında da Türk milleti olarak bizlere düşen her türlü vazifede çaba göstermeyi boynumuza borç bildik. Bizlere emanet edilen değerleri hassasiyetle koruyup yaşatacağımıza, bizden sonraki nesillere de en güzel şekilde aktaracağımıza and içtik. Bugün, yalnızca bir matem günü değildir. Bugün, Atatürk’ün fikirlerini yâd etme, onun değerlerini anlama, devletimizin istikbaline giden aydınlık yola yaraşır şekilde kendimizi değerlendirerek daha da ileri gitme günüdür. İstiklal harbimizin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk, milletimizin gönlünde ebediyen yaşayacak; bu topraklara göz dikenlere karşı birlikte mücadele verdiği silah arkadaşları ile istiklal mücadelemizin kahraman şehit ve gazileri hiçbir zaman milletimizin hafızasından çıkmayacaktır. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bu topraklara kan ve emek dökmüş ecdadımızın her birine sonsuz sevgi, saygı ve minnetle…