Şanlıurfa'da 10 bin TL veren sabıkası olmayanlara silah ruhsatı verilmesinin son günlerde arttığı yönündeki iddilar sonrası Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Şanlıurfa İl Başkanı Av.Ahmet Tüysüz çok yaygın ve kolay bir şekilde silah ruhsatı verilmesine tepki gösterdi. Tüysüz, silah yerine eğitime harcama yapılmasını önerdi. Açıklamasının başında, Michel Foucault’in “Bir yerde herkes birbirine benziyorsa; orada kimse yok demektir.” şeklindeki sözlerini hatırlatan DEVA Partisi Şanlıurfa İl Başkanı Av.Tüysüz, çağrısında şu ifadelere yer verdi: “Bugün günlerden mübarek cuma herkesin cuması mübarek olsun bu mübarek günde çok önemli olduğunu düşündüğümüz bir konuda halkımıza bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Dikkat ederseniz yetkililere değil halkımıza çağrıda bulunuyoruz. Basireti bağlanmış, halkın yararına değil, tamamen zararına hareket eden yetkililerden umudunu kesmiş bir vaziyette olduğumuz için onlara seslenmenin yararsız olduğunu, zaten kulaklarının sağır, kalplerinin taş kesildiğini bildiğimiz için onlara seslenmiyoruz. Yoksa konunun muhatabının hatta asıl faillerinin yetkililer olduğu çok açık. Silahı ruhsata bağlayanlar bu işin asıl sorumluları. Ancak onlardan yana bir umudumuz yok. Bu nedenle bu çağrıyı onlara değil siz değerli halkımıza yapıyoruz, siz onlara uymayın. Özellikle Urfa’da bir ruhsatlı silah furyasının başladığını, almaması gerekenlerin de içinde olduğu 15-20 bin ₺ bağış yapan herkesin silah aldığı böylece bir çok ülkenin askeri gücüne varan sadece Urfa’da 30-40 bin kişiye ruhsat verildiği verilmekte olduğu, hastanelerin sağlık kurullarının silah ruhsatı için verilen sağlık raporu dışında bir iş yapamaz hale geldiğini asıl rapor ihtiyacı, tedavi görmesi, ilaç alması gerekenlerin normal zamanlarda da eziyete dönüşen rapor almanın bu sebeple çok daha zorlaştığı bu konuda çokça şikayet aldığımızı ifade etmek istiyoruz. Bu şehrin bunca yolsuzluk, istihdam, israf, işsizlik, adam ve akraba kayırma, ihaleyi yandaşa verme, imar, yol, trafik, eğitim, sağlık, göçmen, mevsimlik işçi, çöp kokusu, hayat pahalılığı, zamlar, çiftçimizin sıkıntıları, siftah yapamayan esnaf, hacizler, elektrik, GES yatırımına teşvik edilip milyon dolar yatırım yapan ve ortada bırakılan yatırımcılarımız, yaz ortasında susuzluk, tüm alanlardaki hizmetsizlik, her gün kanallarda boğulma, kadın cinayetleri, çocuk istismarları, arazi anlaşmazlıkları, trafik kazaları, intihar vakaları gün gibi orada dururken bunları öteleyip tüm imkanların silah ruhsatı için seferber edilmesinin manası var mı? Bizim tek sorunumuz silah ve silahı ruhsata bağlamak mı? Güvenlik her insan için çok zorunlu bir ihtiyaç belli bazı mesleklere zaten yasal zorunluluk olarak verildiğini kabul ediyoruz ama zaten her yönüyle çok güçlü profesyonel bir ordumuz ve emniyetimiz yok mu? Bu silahlanma iç ve dış güvenliği sağlayan fedakarca çalışan bu uğurda canını ortaya koyan şehit olan bunca asker ve polisimizin kemiklerini sızlatmaz mı? Onlarda güvensizlik hissi yaratmaz mı? Herkesin kendi güvenliğini kendisinin sağladığı bir dönem çoktan geride kalmadı mı? Bir ilde sadece bir kaç ayda 30-40 bin öncekiler de eklendiğinde yüzbinleri aşan silahlının toplumun içinde dolaştığını düşünsenize? Adı Şanlıurfa İl Hizmetleri Destekleme, YAŞATMA, Geliştirme Derneği olan, ekmek arası döner/ayran parası gibi silah ruhsatı için yatırılan paranın ne bir desteğe ne bir geliştirmeye ve en önemlisi de YAŞATMA’ya hizmet edemeyeceği SİLAH’ın YAŞATMA’ya tezat oluşturduğu bilakis YAŞAM’ı yok ettiği/edeceği ortada değil midir? Bu silahları hiç kullanmadan evde bulundurmanın dahi zaman zaman merak edip oynayan çocukların kazara yaralamalara kalıcı sakatlıklara ve ölümlere sebebiyet verdiği, En basit bir trafik tartışmasında dahi insanların değil silahların konuştuğu, silahı çekip vurmamanın “düşüklük” kabul edildiği, En mutlu günlerin silah sevdası ile mateme dönüştüğü, Silaha erişimin bu kadar kolay olmasının ölüm ve intihar vakalarını artırdığı, İnsanları şiddete teşvik ettiği İnsanlara, hayvanlara, ağaçlara, canlılara doğrultulduğunda ateş edilmese dahi tahribat yarattığı ve hatta cümle cansızlara dahi zarar verdiği En zararsız haliyle tenha bir alanda havaya sıkılmış olan “bir merminin yorgun halinin” dahi yaşamı yok etmeye yettiğinden habersiz misiniz? Bu ekonomik dar boğazda bir silah ruhsatına 30-40 bin ₺ arası para vermek yerine başlamak üzere olan eğitimde de her zaman Urfa’nın dip noktada olduğu bu eğitim öğretim döneminde şimdi tam zamanı bu parayı çok daha yararlı kendi çocuklarınızın eğitimine harcama çağrısında bulunuyoruz. “Keşke” yerine “İyi ki…” demek tamamen elimizdeki parmakların ucunda! O parmaklar silahla değil kalemle buluşsun! Unutmayalım kalem silahtan çok daha güçlüdür. Ve son olarak silah ruhsatı için topladığınız para ile ne hizmet sunarsanız sunun o silahın gürültüsü ile irkilerek uyanan çocuğun uykusu kadar dahi bir kıymeti yoktur.