Kamu İşvereninin, Hakem Kurulunun yetersiz kararının ceremesini, kamu görevlileri ile emeklilerin çektiğini dile getiren Memur -Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Başkanı İbrahim Coşkun, sadece ilk iki ayda eriyen artış oranına karşılık 4 aylık Ocak-Nisan enflasyonun yüzde 13,36 olduğunun hatırlattı.
Enflasyon farkı nın ise daha önümüzde iki ay olmasına rağmen yüzde 6,94 olarak gerçekleştiğini aktaran Memur -Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Başkanı İbrahim Coşkun, yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı; "Mevcut politikaların emekçiler tarafından özeti; “sabit gelirlilerin cebinde harcanabilecek tutar kalmayana kadar gelirlerinin azalması” olarak açıkça gözüküyor.
Kamu İşveren Heyeti’nin dahi inanmadığı ve somut gerçekliğe dayandırmadığı enflasyon hedeflerinin, beklentilerinin ve tahminlerinin faturasını; kamu görevlileri olarak cebimizden, emeğimizden, ekmeğimizden ve alım gücümüzden ödemeye devam ediyoruz.
Hakem Kurulu’nun ise adil ve makul olanı seçmek yerine kolay olanı seçerek “Noter usulü” imzasını ve kendi karar mekanizmasının yetersizliğini tescilleyen mührünü vurduğunu bu enflasyon rakamları karşısında bir kez daha görüyoruz.
Enflasyonun ateşini söndürmek için emeğin alım gücüne yangın tüpüyle müdahale eden ekonomi yönetimi yangının adresini yanlış biliyor. Açıkça söylüyoruz; yanlışı düzeltmenin yolu Temmuz’da seyyanen zamdan geçiyor.
Uzun süredir uygulanan yüksek faiz ve daraltıcı para politikalarının karşılığını ver(e)memesinin nedeni iyi analiz edilmeli; emeğe ve emekçiye kaybettiren, hayatı sürdürülemez hale getirilen ve gelir dağılımı adaletsizliğini körükleyen politikalardan acilen vazgeçilmelidir.
Hayatın olağan akışına adapte olmuş alışkanlıkları değiştirmek için uygulanan bu yanlış politikalar yerine günün ihtiyaçlarını, değişen hayat şartlarını ve bireylerin gereksinimlerini gören, anlayan ve dikkate alan politikaların uygulanması kaçınılmazdır.
Enflasyondan kurtuluşun formülü; cüzdanları boşaltmakla değil, adil paylaşımı yapmaktan geçiyor. Kişi başına düşen gelirin en yüksek, bu gelirin toplumun geneline en az şekilde yayıldığı bir dönemde ekonomiyi düzeltmek için öncelikle vergilerin emekçinin sırtına yüklenmesinden vazgeçilmelidir.
4688 sayılı Kanun mevcut yapısıyla, Hakem Kurulu ise bütün unsurlarıyla; çözüm üretmek yerine çözümsüzlükle yetinmek boşluğuna sıkışmıştır. 4688 sayılı Kanun bu yapısıyla; ne kamu görevlilerimiz ve emeklilerimize şifa ne de sorunların çözümüne deva olur.
Devletimiz, kamu görevlilerinin tahrip edilen alım gücünü tamir edecek, evrensel sendikal hak ve özgürlükleri kamu görevlilerine tanıyacak güçtedir."