SAĞLIK

Şanlıurfa'da Kaç Cüzzamlı Hasata Var ? Tedavisi Nasıl Olur?

Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Klinik Sorumlu Hekimi Uzman Doktor Muhammet Reşat Akkuş, Lepra (Cüzzam) hastalığının önemine vurgu yaparak korunma yolları hakkında bilgi verdi.

Abone Ol

Cüzzam, Mycobacterium leprae bakterisinin neden olduğu kronik, ve sürekli ilerleyen bulaşıcı bir bakteriyel enfeksiyona verilen isimdir. Öncelikle kollar ve bacaklar gibi uzuvlar ile el ve ayak gibi ekstremiteleri, beyin ile omuriliğin dışındaki periferik sinirler adı verilen sinirleri, deriyi, burnun iç yüzeyi ve üst solunum yolunda bulunan mukoza dokusunu doğrudan etkiler. Cüzzam şekilsiz cilt ülserlerine, sinir sisteminde hasara ve kaslarda zayıflığa sebep olur. Tedavi edilerek kontrol altına alınmayan cüzzam bireyde ciddi şekil cilt bozukluğuna ve önemli sakatlıklara neden olabilir. Cüzzam hastalığına, mycobacterium leprae adı verilen bir bakteri türü neden olur. 

Her yıl Ocak ayının son haftası Cüzzam haftası ve her son pazarı Dünya Cüzzam Günü olarak kabul edilmiştir. Her yıl bir tema ile hastalığı tanıtan ve korunma yollarını anlatan çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

Lepra yani halk arasıdan bilinen adıyla Cüzzam hastalığı hakkında vatandaşları bilgilendiren Cildiye Uzmanı Muhammet Reşat Akkuş şu ifadelere yer verdi;” Bu hastalık tarihte çok eskiden bilinen Hindistan kayıtlarına göre milattan önce 600'lü yıllara kadar dayanan bir hastalıktır. Bu hastalık bir Enfeksiyon hastalığı olduğundan bulaşıcı özelliğe sahiptir. Bu hastalık, hastalıklı kişinin burun mukozası ve solunum yolu sekresyonu ile geçen bir hastalık tipidir.

Bu hastalığın günümüzdeki kayıtları sağlık bakanlığı ve Dünya sağlık örgütündeki sayıları giderek düşmektedir. Özellikle 2000 yılında Türkiye'de 2.500 civarında kayıtlı hasta varken 2020 yılında 600 civarına kadar düşmüştür. Bu hasta sayıları özellikle temas bulaşıyla ön plana çıkmaktadır. Son yıllardaki bu düşüşün önemli nedeni çoklu ilaç kullanımı dediğimiz enfeksiyon hastalıklarını tedavi etmede kullanılan antibiyotiklerdeki gelişmeler sebep olmuştur. Hastalık ciddiyetini koruduğu için özellikle deri bulguları hastalığın hem yayılmasında hem de hasta için hayat kalitesini düşürdüğünden önemli bir hastalık olarak yerini cildiye ve diğer branşlarda korumaktadır” dedi.