1 Mayıs'ın, emeğin, emekçinin sesinin, sözünün yükseldiği gün olduğunu hatırlatan Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun"1 Mayıs, dünya mazlumlarıyla dayanışmanın günüdür. Bizim için 1 Mayıs; Emperyalizme karşı küresel adaleti, kapitalizme karşı alın terini, zulme karşı mazlumu savunma günüdür. 1 Mayıs, emeği istismar edenlere, kaos ve kargaşa peşinde koşanlara dur deme günüdür. 1 Mayıs, küresel ifsat şebekelerine, aile düşmanlarına, LGBT borazanlarına sus deme günüdür." dedi.
Gelir dağılımında adalet için haykırmak, alın terinin değerini savunmak için Ankara Anıtpark'taki 1 Mayıs program a katıldıklarını dile getiren Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun, krizlerin faturasının emekçiye kesilmemesi için, İnsan onuruna yaraşır bir çalışma hayatı için, güvenceli, kadrolu istihdam, adam gibi sendika yasası, doğru düzgün kamu personel sistemi vergide adalet için Ankara Anıtpark'ta ses yükselttiklerini aktardı.
Kiraların, çocuk bakım giderlerinin, eğitim masraflarının yüksek olduğu bu zamanda tavsiyeye uymanın değil, günü kurtarmanın derdinde olduklarını ifade eden Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun açıklamasının devamında şunları söyledi.; " Hakemin verdiği zam aza koysan dolmuyor, doluya koysan taşmıyor. Siyasi iktidar, ekonomi yönetimi bu tabloyu görmeli. Bu adaletsiz gidişe dur demeli, alım gücünü yükseltmeli. Bunun için diyoruz ki;
Enflasyonu düşürülsün, fiyat istikrarı sağlansın,
Ama bu emekçiyi, sabit gelirliyi ezerek yapılmasın!
Alın terimiz bütçe denkleştirmelerine, mali dengelere kurban edilmesin.
Müsebbibi olmadığımız enflasyonun faturası bize kesilmesin.
Ücretli yüksek vergi yükünden kurtarılsın,
Refah payıyla alım gücümüz yükseltisin.
Görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bağı yeniden tesis edilsin,
Seyyanen zam bir an önce emeklilere verilsin.
Sorunların çözümü için 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecine gireceklerini ancak mevcut toplu sözleşme sisteminin buna müsaade etmemekte, toplu pazarlık süresinin sorunları çözmeye yetmediğini, hakem heyetinin yapısının yetersiz kalmaktadır.
4688’e ilişkin değişiklik önerilerimizi Bakanlığa sunduk, aradan geçen bunca zamana rağmen bir arpa boyu yol alamadık. Yasa bu haliyle sorun çözmüyor, kriz üretiyor, buradan söylüyoruz. Meclis kapanmadan yasada değişiklik yapılmalı, Ağustos’ta adil bir toplu sözleşme masası kurulmalıdır.
Sözleşmeli istihdam yerine, kadrolu istihdamın esas alınmalı, mülakata son verilmelidir.
Mülakata son verilmeli, maaş sistemi sadeleşmeli, ücret skalasındaki çarpıklık düzeltilmeli, emeklilik sistemi adil, sürdürülebilir bir zemine oturtulmalı, 1. Dereceye 3600 ek gösterge vaadi hayata geçirilmeli. Mühendislik Meslek Kanunu çıkarılmalı, akademik zam dahil kamu görevlilerinin ücretleri iyileştirilmeli. Yardımcı hizmetler sınıfı lağvedilmeli, genel idari hizmetler sınıfına geçirilmeli. Engelli kamu görevlilerinin yaşadığı sorunlar çözülmeli. Kamuda görevde yükselme sistemi, unvan değişikliği sınavları bir sisteme bağlanmalı, keyfe keder yapılmamalı. Kamu görevlilerine de bayram ikramiyesi verilmeli, diyoruz.
Devletimiz bunları yapabilecek güçte. Türkiye Yüzyılına yakışacak, ülkemizi geleceğe taşıyacak adımları atmanın tam zamanı. Geçmişte çok daha büyük sorunlar vardı, onlar çözüldü. Bu saydıklarımız hayli hayli çözülebilecek sorunlar. Taleplerimiz ve mücadelemiz sonucunda; Taşerona kadro çözüldü. Sözleşmeliye kadro çözüldü. 4C çözüldü. EYT çözüldü. 3600, ek gösterge 1. Dereceye hariç çözüldü. Başörtüsü yasağı çözüldü, Cuma izni, hac izni çözüldü.
Asgari ücrette vergi muafiyeti çözüldü. Olmaz denilen birçok konu oldu, çözülmez denilen birçok konu çözüldü. Bunlar çözen irade kamu personel sistemindeki çarpıklığı da sendika yasasındaki bozukluğu da vergi sistemindeki adaletsizliği de çözebilecek güce ve kudrete sahip.
Örgütlülüğün artmasının yolunu açan, 1 Mayıs’ı önce bayram sonra tatil ilan eden irade, demokratik toplumu, katılımcı yönetimi önemseyen iradedir. Yetkinin değişmez adresi Memur-Sen olarak; Her biri hizmet kolunda yetkili 11 sendikamızla, 1 milyon 100 bini bulan örgütlü gücümüzle mücadeleye devam ediyoruz.
İnsanlığın umudunu artırmak için, küresel emperyalizme, neoliberal kapitalizme, siyonizme DUR demek için, sosyal adalet için, kamu görevlilerimiz, üyemiz, ülkemiz, yerküremiz için büyük ve Güçlü Türkiye için Yaşasın Emek, Yaşasın Emeğin Dayanışması diyoruz.
Tüm 1 Mayıs alanlarına, Türkiye’nin ve Dünyanın bütün emekçilerine selam olsun. Yaşasın Emek, Ekmek, Adalet mücadelemiz. Yaşasın Emeğin Dayanışması, Yaşasın 1 Mayıs…"