Teklifin gerekçesinde, mevcut yasal düzenlemelerin yetersiz kaldığına, sağlık çalışanlarının yaşam hakkının sürekli tehdit altında olduğuna dikkat çekildi.
Hastanelerde doktorları ve sağlık çalışanlarını hedef alan saldırıların ardı arkası kesilmezken CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, sağlıkta şiddetin önlenmesi maksadıyla TBMM Başkanlığı’na dikkat çekici bir kanun teklifi sundu.

Tanal’ın hazırladığı kanun teklifiyle, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan kasten yaralama, tehdit, hakaret ve görevi yaptırmama suçunun, sağlık çalışanlarına yönelik görevleri sebebiyle işlenmesi halinde tayin edilecek cezaların bir kat artırılması öngörülüyor. Teklifle ayrıca sağlık çalışanlarına karşı kasten öldürme suçunun işlenmesi halinde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmedilmesi sağlanarak caydırıcılığın artırılması hedefleniyor.

Böylelikle sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesi, sağlık çalışanlarının yaşam hakkı başta olmak üzere Anayasal haklarının güvence altında tutulması amaçlanıyor.

ŞİDDET GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR

CHP’li vekil Mahmut Tanal’ın TBMM Başkanlığı’na sunduğu Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin gerekçesinde, sağlık hakkının Anayasanın 56. maddesinde düzenlendiği, devletin, vatandaşa sunmakla yükümlü olduğu sağlık hizmetlerini sağlık çalışanları aracılığıyla sunduğu belirtildi. 

Sağlık hizmetlerinin kaliteli ve güvenli bir şekilde sunulmasının, toplum sağlığı açısından oldukça önemli olduğunun kaydedildiği gerekçede, “Ancak ne yazık ki ülkemizde sağlık alanında şiddet gün geçtikçe artmaktadır. Sağlık hizmeti sunulmasında etkin rol oynayan, büyük özveri ile çalışan fedakâr sağlık çalışanları, şiddete uğramaktadır. Sağlık alanında yaşanan şiddet ne yazık ki tam olarak önlenememektedir. Sağlık çalışanlarının yaşam hakkı sürekli tehdit altındadır” denildi.

Hastane ortamında şiddetin tüm sağlık sistemlerinin sorunu haline geldiğinin ve toplumsal sağlığı da tehdit ettiğinin dile getirildiği gerekçede, “Ayrıca sağlık çalışanlarının iş yerinde ölüm sebepleri arasında şiddet, ilk sıralarda yer almaktadır. Sağlık alanında şiddet tehdidi, sağlık çalışanlarının stresinin ve depresyonun artmasına sebep olmakta, sürekli endişe, korku içinde çalışmalarına neden olmaktadır.  Bu durum ise işleyişte ciddi aksamalara sebep olmaktadır. Bu sorun gelişmiş ülkelerde sağlık sistemlerinin en başta gelen sorun kaynaklarından görülmekte, bu sorunu ortadan kaldırmak amacıyla çalışmalar yapılmaktadır” bilgisi aktarıldı.

YASAL DÜZENLEMELER YETERSİZ KALIYOR

Ülkemizde, sağlık alanında şiddetin önüne geçilmesi amacıyla yapılan yasal düzenlemelerin yetersiz kaldığının vurgulandığı gerekçede, “Ne yazık ki sağlıkta şiddet olaylarında bir azalma yaşanmamıştır. Bu durum ise sağlık çalışanlarına şiddet uygulayan kişilere, yeterli, caydırıcı yaptırımların uygulanmadığı anlamına gelmektedir” ifadelerine yer verildi.

Son olarak 6 Temmuz 2022 tarihinde Konya Şehir Hastanesi'nde çalışan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ekrem Karakaya’nın bir hasta yakını tarafından görevi başındayken katledildiğinin hatırlatıldığı gerekçede, yine 10 Temmuz’da Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisi’nin yaklaşık 50 kişilik bir grup tarafından basıldığı, 12 Temmuz’da da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde kavga halindeki iki grubun sağlık çalışanlarına saldırdığı, kavgaya engel olmaya çalışan 3 güvenlik görevlisinin darbedildiği, sağlık çalışanlarının kendini odalara kilitleyerek korumaya çalıştığı yönündeki haberlerin medyaya yansıdığı anımsatıldı.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 3. maddesine göre herkesin yaşama hakkı ile kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı bulunduğunun aktarıldığı gerekçede, yaşam hakkını temel alan Anayasamızın 17. maddesinin içeriğine yer verildi. Teklifin gerekçesinde, tüm yurttaşlarımızın yaşama hakkının, devletin güvencesi ve yükümlülüğü kapsamı ile koruma altında olduğunun altı çizildi. Gerekçede, söz konusu kanun teklifiyle sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesinin sağlanacağına dikkat çekildi.
 

Editör: Urfadasin Haber