CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Şanlıurfa içerisinde Harran Üniversitesi Şair Nabi Yerleşkesi’nde 120 dönümlük birinci sınıf tarım arazisine, konteyner kent kurulması kararına tepki göstererek, “Koskoca Şanlıurfa’da başka yer kalmadı mı ki, depremzedeleri yerleştirme bahanesiyle gidip şehrin en kıymetli tarım arazisini tahrip ediyorsunuz” demişti.

Suriyeli sığınmacılardan boşalan 6 ayrı noktadaki 10 binlerce kişi kapasiteli konteyner kentlerin kullanılmasını öneren Tanal, “Hani bunu da yapmadınız diyelim, konteyner kent açısından zemini, alanı, yeri daha sağlam, daha uygun dünya kadar taşlık, tarım dışı alan bulunuyor Şanlıurfa’mızda. Bula bula Harran Üniversitesi Yerleşkesindeki birinci sınıf tarım arazisini buldunuz uygunluk açısından!” eleştirisini yöneltmişti.

ŞANLIURFA VALİLİĞİ’NDEN AÇIKLAMA

CHP’li vekil Mahmut Tanal’ın bu çıkışının ardından Şanlıurfa Valiliği’nden açıklama geldi.

Konteyner kent için seçilen alanın yanlış olduğuna dair söylemlerin bulunulduğunun belirtildiği Şanlıurfa Valiliği’nin açıklamasında, “Söz konusu taşınmaz 2014 yılında imar planında yapılaşma amacı barındıran teknopark alanı olarak arsa vasfı ile Hazine adına tescil edilerek Harran Üniversitesine tahsis edilmiştir. 2020 yılında da Harran Üniversitesi Rektörlüğü tarafından Turizm ve Otelcilik Uygulama Oteli yapılmak üzere tahsisin irtifak hakkına dönüştürülmesi talep edilmiş olup, talep uygun bulunmuştur. Bu süreçte imar planları onay süreçleri sonrasında da arazinin vasfı arsa olarak değişirken bir itiraz olmamıştır. 2014 yılında yapılan imar planı değişikliğine o zaman itiraz etmeyenler, bugün depremzedelerimiz için geçici barınma alanı olarak yapacağımız çalışmaya itiraz etmeleri tezatlık oluşturmaktadır. Kaldı ki alanda sadece geçici olarak konteynerler konulacak olup bir yapı inşası söz konusu olmayacaktır” denildi.

TANAL’DAN VALİLİĞİN AÇIKLAMASINA SERT TEPKİ

Şanlıurfa Valiliği’nin bu açıklamasına Tanal’ın tepkisi sert oldu. Twitter hesabı üzerinden açıklama yapan Tanal, “Şanlıurfa’da konteyner kent inşası için 120 dönümlük birinci sınıf tarım arazisinin seçimine ilişkin gösterdiğimiz tepkiye karşı Şanlıurfa Valiliği’nin yaptığı açıklamaya bakar mısınız Allah aşkına? Tutarlılık ve ciddiyet açısından Valilik makamına yakışmış mı bu savunma?” sorusunu yöneltti.

“Skandal!’ desek, haksızlık olmaz” ifadesini kullanan Tanal, “Neymiş efendim: ‘2014 yılında arazinin vasfı arsa olarak değişirken bir itiraz olmamış. 2014 yılında yapılan imar planı değişikliğine o zaman itiraz etmeyenlerin, bugünkü çalışmaya itiraz etmeleri tezatlık oluşturuyormuş!’ Açıklamada bahsettiğiniz 9 yıl önceki bu imar planı değişikliğinden haberimiz yoktu. Bunu da öğrenmemiz iyi oldu. Arazinin vasfının arsa olarak değiştirildiğine ilişkin süreci ifşa ettiğiniz için teşekkürler!” değerlendirmesinde bulundu.

“İTİRAZ OLMUYOR DİYE HATALI KARARLARI…” 

“Peki Şanlıurfa Valiliği, itiraz olmuyor diye devletin kurumlarının yanlış adımları, hatalı kararları onaylaması mı gerekiyor?” diye soran Tanal, tepkisini şöyle sürdürdü: “Ortada bir yanlış, usulsüz işlem, tarım alanlarının talan edilmesi vb. durumlar var ise kamuoyundan itiraz gelmesini beklemeden, Şanlıurfa’nın emanet edildiği kurum olarak siz neden gerekeni yapmıyorsunuz? Her şey halktan beklenecekse size ne gerek var? Urfalıların hak ve menfaatini, arazilerini sizin korumanız gerekir.”

VALİLİK AÇISINDAN TALİHSİZ BİR AÇIKLAMA

Şanlıurfa Valiliği’nin açıklamasını ikna edici bulmadıklarını kaydeden Tanal, “Madem bu arazi için Turizm ve Otelcilik Uygulama Oteli yapılmak Harran Üniversitesi Rektörlüğü’nün talebini onayladınız, bu zamana kadar neden herhangi bir çalışma yapılmadı, arazi o şekilde bekletildi? Şanlıurfa Valiliği açısından talihsiz bir açıklama olmuş. Ama kamuoyunun ve bizlerin bilmediği bazı gerçeklerin ifşa edilmesi yönünden olumlu bir metin bizim açımızdan! Buradan hareketle bu meselenin peşini bırakmayacağımızı, Şanlıurfa’nın kıymetli arazilerinin betonlaştırılmasına, imar değişikliğine kurban gitmesine karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi ilan ediyoruz!” dedi.

TANAL: VALİLİK İTİRAF ETTİ

Daha sonra yeni bir açıklama yayınlanan CHP’li vekil Mahmut Tanal, “Şanlıurfa Valiliği’nin, 2014’te birinci sınıf tarım arazisinin vasfının, ‘arsa’ya dönüştürüldüğünü itiraf ettiğini” belirtti. Dönemin sorumlularından da açıklama beklediklerini dile getiren Tanal, “Şanlıurfa Valiliği’nin açıklaması, Şanlıurfa’da tarım arazilerinin nasıl talan edildiğinin itirafıdır. Bu durum kamu düzenine de aykırıdır. Çünkü tarım, stratejik bir alandır. Bunu koronavirüs pandemisinde de depremde de gördük. Tarım ürünlerine, gıdaya erişimin ne kadar önemli olduğuna şahit olduk” ifadelerini kullandı.

SEYİRCİ Mİ KALACAKSINIZ EY BAKANLIKLAR?

Şanlıurfa Valiliği’nin bu itirafı karşısında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın da harekete geçmesi gerektiğini belirten Tanal, “Kamu düzenine aykırı bir durumda kazanılmış bir hak olmaz. Derhal değişikliğin iptal edilmesi lazım. Şanlıurfa’da tarım arazileri yok edilecek, hem de resmi kurumlar eliyle! Valilik itirafta bulunacak. Ve siz bu duruma seyirci mi kalacaksınız ey Bakanlıklar?” şeklinde konuştu.

GARANTİSİNİ KİM VERİYOR?

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın açıklamasının devamı şöyle: 

“Diğer yandan daha uygun yerler varken, Şanlıurfa’da 6 ayrı noktada 10 binlerce kişi kapasiteli kurulu konteyner kentler bulunurken, Harran Üniversitesi Şair Nabi Yerleşkesi’ndeki 120 dönümlük tarım arazisinin depremzedeler için konteyner kent şeklinde belirlenmesi karşısında savunma yapan Şanlıurfa Valiliği, ‘Kaldı ki alanda sadece geçici olarak konteynerler konulacak olup bir yapı inşası söz konusu olmayacaktır’ diyor.

Sayın Valilik yetkilileri, konteyner kent için belirlenen kıymetli tarım arazisine günlerdir mıcır, taş seriliyor, beton dökülüyor. Altyapı için arazi kazılıyor. Yollar için asfaltlama yapılacak. Kanalizasyon altyapısı kuruluyor. Konteyner kent kaldırılınca nasıl tekrar tarım arazisi vasfına geri dönecek? Kaldı ki konteynırlar kaldırıldığında bu alana devasa binaların dikilmeyeceğinin garantisini kim veriyor?

Kahramanmaraş merkezli depremde tarım arazisine, dere yataklarına kurulan binaların nasıl yıkıldığını, binlerce insana nasıl mezar olduğunu gördük. Ders alın artık ders!

DEPREMZEDELERİ DE MAĞDUR EDİYORSUNUZ

Ayrıca depremzedelerin mağduriyet sürecini de uzatıyorsunuz. Mevcut olan, kurulu olan konteyner kentlere depremzedeleri biran önce yerleştirmeniz gerekirken, hala açıkta kalan insanları bekletip mağduriyetlerini katlıyorsunuz. Asıl maksadınız nedir onu açıklayın bize!

TARIM ARAZİLERİNİ KORUMAK DEVLETİN GÖREVİ

Diğer yandan tarım alanlarının talan edilmesini engellemek devletin görevidir. Ey Şanlıurfa’daki kurumlar, Anayasa’nın 44. ve 45. maddeleri gereğince devletin toprağın verimli olarak işletilmesini sağlaması, toprağı koruyup geliştirmesi, tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemesi gerekmez mi?

Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun ‘Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı’  başlıklı 13. Maddesinin ‘Mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri tarımsal üretim amacı dışında kullanılamaz.’ hükmü, sizin için bir şey ifade etmiyor mu?

Şanlıurfa’nın Türkiye’nin diğer illerinden ayrı bir hukuku mu var? Şanlıurfa’daki yöneticiler, anayasanın ve kanunların hükümlerine uymada istisna mı tutulmuş? Bu tarzdaki yöneticiler yüzünden Urfalılar mağdur ve perişandır!”