Abdurahman Dilipak, Urfa'nın yeniden keşfedilmesi gerektiğini anlattığı videosunda "Hepmiz aslında biraz Urfalıyız " diyor ve şunları söylüyor;
Urfa bir yandan Kabe'nin kardeşidir öbür yandan Mescidi Aksa'nın kardeşidir. Urfa'yı Kudüs'ten ayrı düşünmek mümkün değildir.
URFA İNSANLIĞIN ORTAK YURDUDUR
Fırat ile Nil de kardeştir. Bu coğrafya peygamberler coğrafyasıdır. Aynı zamanda Urfa Mekke'nin kardeşidir. Hz. Adem Mekke'den kalktı Urfa'ya geldi. Ömrünün yüzde 98'ni Urfa'da geçirdi. Hz. İbrahim de Hz. Adem'in geldiği yoldan Mekke'ye gitti.
Urfa Hz. Musa'nın asasını aldığı yerdir. Şuayb Peygamberden aldı asasını. Mısır'dan Urfa'ya geldi ve Urfa'da evlendi. Urfa aynı zamanda Hz. Yusuf'un kuyuya atıldığı yerdir. Urfa Hz. Lut'un da şehridir. Lut aleyhuselamın Hz. İbrahim'in yegeniydi. Dolayısıyla Urfa insanlığın ortak yurdudur.
JAPONLARIN İNANÇ KAYNAĞI DA URFA'DADIR
Hz.Nuh da Urfalıydı. Urfa'dan Hakkari bölgesinde Cudi'ye gitti. Urfa'yı her hangi bir ırka herhangi bir inanca bağlamak doğru değildir.
Çok ilginçtir Sin mabedi de Harran'daydı. Japon inancının kaynağı da aslında Urfa'da var. Sadece bu değil. Batı bugün demokrasiden bahsediyor. O demokrasi tartışmasının kaynağınıda Eflatun var, Sokrat var. Peki Eflatun nereli; Çanakkaleli. Eflatun'nun yazdığı devlet kitabı nerede; Büyük İskender o kitabı Harran'daki Tıp ve Astronomi mektebine getirdi. Büyük iskender annesinin adına Harran'da bir kütüphane yaptı. O kütüphaneye de Eflatun'un kitabını bir numarayla kaydettirdi. Çünkü Eflatun, Büyük İskender'in hocasıydı.
Urfalıların ne Aden köyünden haberi var ne de Eflatun'dan haberleri var. Sadece Hz. İbrahim'den söz ediyorlar. Ondan bahsederken de Balıklıgöl'ü bir kültür parkı olarak görüyorlar. İnsanlar orada dolaşırken çok da dikatli davranmıyorlar. Bizim yeniden Urfa'yı keşfetmemiz lazım.
HEPİMİZ BİRAZ URFALIYIZ
Urfa sadece islamiyet ile değil sadece musevilik için değil Hiristiyanlık içind e önemli bir şehir. Hz. İsa yaşarken ve daha Hiristiyanlık ilan edilemedn 50 sene önce Urfa'da Hz. İsa'ya iman eden bir topluluk vardı. Kral vardı. Bir devlet vardı. Urfa'yı yok sayarak bir tarih yazmak mümkün değil. Göbeklitepe bu anlatıklarımın yanında çok detay da kalır. Hepimiz biraz Urfalıyız. Hiç birimiz Urfa'ya olan borcumuzu ödemedik. İnşallah öderiz."
