Aslanla tilkinin hikayesini bilirmisiniz. Bilmiyorsanız bildiğinizde artık herkese yada her söylenene inamayacağınızı düşünüyorum.

Bir gün ormanın derinliklerinde aslan, tilkiye öfkeyle kükremiş:
“Bana yiyecek getir, yoksa seni yerim!”
Tilki hemen plan kurmuş. Ormanda dolaşırken bir eşeğe rastlamış ve kurnazca yaklaşmış:
“Aslan seni kral yapmak istiyor,” demiş. “Benimle gel.”
Eşek önce şaşırmış ama gururu okşandığı için tilkinin ardından gitmiş. Aslanı görünce korkmuş ama kaçamadan aslan saldırmış ve kulaklarını ısırmış. Eşek can havliyle kaçmış.
Bir süre sonra eşek, tilkiye dönüp öfkeyle bağırmış:
“Beni kandırdın!”
Tilki gülümsemiş:
“Aptal olma, o sadece tacı başına koymak için kulaklarını kesti.”
Bu sözleri duyunca eşek yine inanmış ve geri dönmüş. Aslan bu kez kuyruğunu ısırmış. Eşek yine kaçmış.
Tilki yeniden yaklaşmış:
“Artık tacın tamamlandı,” demiş. “Gel, tahtına otur.”
Eşek bir kez daha inanmış. Ancak bu sefer aslan saldırmış ve onu öldürmüş.
Tilki, eşeğin cansız bedenine bakarak alaycı bir gülümsemeyle şöyle demiş:
“Artık tahtınıza rahatça oturabilirsiniz.”
Sonra tilki, aslana eşeğin ciğerlerini, kalbini ve karaciğerini götürmüş. Ama aslan bir eksik fark etmiş ve sormuş:
“Beyni nerede?”
Tilki gülerek cevaplamış:
“Eğer onun beyni olsaydı, üç defa kandırılmazdı.”